Togrul Halilov, M.Ö. VI.-I. Binyillarda Nahçivan / Nakhchivan in VIth - Ith Millennium B.C., Arkeoloji, Anadolu & Avrasya, 1-2 / 2011, 129-135
M.Ö. VI.-I. Binyillarda Nahçivan
Nakhchivan in VIth - Ith Millennium B.C.
Togrul Halilov Azerbaycan Milli Bilimler Akademisi, Nahçıvan Bölümü x.toqrul @ gmail.com
Integral part of Azerbaijan in the Nakhchivan Autonomous Republic has a rich history and ancient. I-IV studies con-ducted in this area during the millennia b. c. have been found out a lot of archeological monuments. Nakhchivan during the five-millennia history of archaeological investigations have to be demonstrated.
Chalcolıthıc group of monuments of culture of Azerbaijan was called Kultepe. Monument of archeological research in this period I Kultepe Enolit allows to monitor all stages of the period. The study of archaeological materials from the monuments of Nakhichevan göstətir it, Enolit period starting with the countries of this region in the Middle East was the commitment. Nakhchivan Eneolithic culture of ancient cultures with the Urmi basin has developed in condi-tions of mutual economic and cultural relations. This culture have played an important role in formation of Ubeyd tribes. One of the major reasons for this is that the tribes of Urmia basin Ubeyd spread in several directions to the territory of Nakhchivan of Azerbaijan covered.
Early Bronze Age archaeological culture of Azerbaijan, the Kura-Araz culture known publications. This occurs when the territory of Nakhchivan-culture was the Urmia region. This culture, the South Caucasus, North Caucasus and Eastern Anatolia in the spread. Kur-Araz culture-archeological monuments of Nakhichevan Maxtia I, II Kultepe found the high-heeled, the cylindrical-shaped boxes, spiral-shaped containers ornamenli features are related to the culture of the Middle East. They are the Asian Front, a group of East Andadolu similarity is found in monuments.
Painted during the Middle Bronze Age culture, there were dishes in Nakhchivan. This area covers Painted culture, the culture of urban planning as one of the main centers of Azerbaijan occupies an important place in archeology. As with all stages of the history of this area during the Late Bronze-Early Iron people have created their own culture. Painted vessels during the Bronze Age culture of the last case, when the use of Nakhchivan in South Caucasus, Urmia, Eastern Anatolia have continued for a long time. This shows that, Nakhchi-van, Urmia basin, the main creators of culture, visited the tribes of ancient Eastern Anatolia. Received the Bronze Age monuments of Nakhichevan, zommorf painted ornaments and similar appliances around Urmia, East Anadolu-daki archaeological monuments have been by chance. Glass, "Cupraea", "Dentalium" type, cakes made of beads coated blue was related to the culture of the Middle East. Gamigaya monument, the Bronze Age burial monuments were found between the culture of the Middle East. Skip to the South Caucasus and the usual burial the Altai region of Siberia, the Mediterranean Sea to the area covered.
T. Halilov
_____________________________________________________________________________________________________________________
130
Azerbaycan'ın ayrılmaz bir parçası olan Nahçivan Özerk Cumhuriyeti eski ve zengin tarihe sahiptir. Bu bölgede yapılan araştırmalar sırasında hayli arkeolojik anıt tespit edilmiştir. Nahçivan'ın beş binyıllık tarihı arkeolojik çalışmalarda kanıtlanmıştır. Nahçivan anıtlarının araştırılması gösteriyor ki, şu bölgede paleolit çağindan insanlar yerleşmişlerdir. Azerbaycan'ın Enolit çağı anıtlarının belli grubu Kültepe kültürü adlandırılmıştır. Bu çağe ait I Kültepe anıtında yapılan arkeoloji araştırmalar Enolit çağının tüm aşamalarını takip etmeye olanak vermiştir. Nahçivan'ın Eneolit kültürü Urmiye Havzası ve Mezopotomiyanın eski kültürleri ile karşılıklı ekonomik-kültürel ilişkiler ortamında gelişmiştir. Bu kültürün teşekkülünde Ubeyd aşiretleri özellikle büyük rol oynamışlardır. Bunun temel nedenlerinden biri şu ki, Ubeyd aşiretleri Urmiye havzasından birkaç yönde Azerbaycan arazisine yaygınlaşması Nahçivanı da kuşatmıştır. I Kültepe anıtında bulunmuş Ubeyd kültürü için geçerli olan boyalı kapların bur grupu, firuze, nikel karışımı olan biz ve diğer maddi kültür örnekleri Ortadoğu kültürüne ait özellikler taşıyor. Şuradan elde edilmiş Ubeyd kültürüne ait keramikalardan ikisini çömlek tipli gil kap oluşturuyor. On üç adet seramik ise kil kapların kırıklarından ibarettirler (Abibullav 1982, 72). Çömleklerin her ikisi kendine has karakteristik özellik daşyor. Onlardan biri ince kum karışımı olan kilden hazırlanarak kırmızı renkte iyi pişirilmiştir. Boğazı kırmızı renkle kaplanmış, üzeri kahverengi yatay paralel çizgilerin arasında çekilmiş dikey çizgilerle nahışlanmışdır. Diğer çömlek sarı renkte bişirilerek, üzerine siyah renk çekilmiştir. Elde edilen her iki çömleklerin benzerleri Güney Kafkasya'daki Enolit çağının anıtları yanında olarak (Kuşnareva, Çubinşvili 1970, 50.), Van Gölü çevresindeki Tilkitepe (Munçaev, 1975, 104), Urmiye havzasındaki Dalmatepe, Pijdelitepe (Bahşeliyev 2004, 32) anıtlarında bulunmuştur. I Kültepenin Enolit dönemi tabakasından tespit edilmiş sağ ve ya sol yan üste, sırt üstü uzatılmış durumda defnetme âdeti Ubeyd kültürü döneminde tüm Sümer için geçerli olmuştur (Yusifli 19926, 18-19). Bu tip defnetme âdeti Ön Asya'daki Tepe Sialk, Tepe Cemşid, Tepe Giyan, Mesopotomiyadakı Tepe Gaur yapılarında açığa edilmlşdir (Abibullav 1982, 50).
Azerbaycan'ın İlk Tunç çaği kültürü arkeolojik kaynaklarda Kür-Araz kültürü adı ile tanınmıştır. Bu kültürün erken ortaya çıktığı toprak Nahçivan-Urmiye bölgesi olmuştur. Bu kültür Güney Kafkasya, Kuzey Kafkasya ve Doğu Anadolu'da da yayılmıştır.
Nahçivan'ın Kür-Araz kültürü arkeolojik anıtlarından-I Mahta (Aliyev, Aşurov 1992, 39-40), II Kültepe (Seyidov 1993: tab. 26, 4) tespit edilmiş yüksek dabanlı vazolar, silindirik biçimli çıkıntısı olan kasalar, spiral şekilli ornamenli kaplar da, Ortadoğu kültürü ile bağlılık oluşturur. Spiral çizgili ornamenlerle nahışlanmış kaplar Ön Asya, Doğu Andadolu anıtlarından hayli miktarda bulunmuştur. Bu tür ornamentli kapların eski örneklerine Göytepe Anıtı'nda tesadüf edilmiştir (Bahşeliyev 2004, 52). II Kültepe Höyükünün Narınqalası inşaat planına, mimarlık özelliklerine ve möhteşemliyine göre yakın Doğu'nun kadim kentlerinin kalelerini andırıyor. Filistin'in İyerihon (M.Ö. III-II binyıl), Mesopotomiyanın Ur (M.Ö. III binyıl-VI yüzyıllar)), Hafeci (Upi), Ege kültürü merkezi Truva (M.Ö. III-II binyıl), hatların Karhemiş (M.Ö. XX-VII yüzyıllar) şehirleri ve kaleleri ile aynı mimari kültürü seviyesindedir. I Kültepe abidesindeki dairesel planlı anıtlar inşaat özelliğine göre Tebriz yakınlarındaki Yanıqtepe, Urmiyadakı Göytepe yerleşim yeri ile, Kuzey Mesopotomiyanın Arpaçi ve Gövurtepe anıtları ile benzerlik teşkil ediyor.
Nahçivan'da Orta Tunç çağında Boyalı kaplar kültürü mevcut olmuştur. Bu arazi Boyalı kaplar kültürünün, Kent düşürme kültürünün temel merkezlerinden biri olarak Azerbaycan arkeolojisinde önemli yer tutmuştur. Boyalı kaplar kültürü Son Tunç çağinde Güney Kafkasya'da kullanımdan çıktığı halde Nahçivan-Urmiye bölgesinde, Şerqi Anadolu'da uzun süre devam etmiştir. Bu ise şunu gösteriyor ki, Nahçivan, Urmiye Havzası, Doğu Anadolu'nun kadim kavimleri bu kültürün başlıca yaratıcıları olmuşturlar. Nahçivan'ın Orta, Son Tunç ve Erken Demir dönemi anıtlarından elde edilmiş keramikaların içerisinden de Ortadoğu kültürü ile ilgili örnekler elde edilmiştir. Üzeri ve içerisi gök şirle kaplanmış keramikalar, çaynikler, tehdidi, zoomorf ornamentli bazı kaplar v. b. bu tip arkeolojik buluntulardır. Culfa nekropolünden elde edilen geometrik ornamentli kasalardan biri bu açıdan daha çok ilgi uyandırıyor. Şunun üzeri bir-birinin içeri-sinde yerleştirilmiş açılarla bezedilerek nahışlanma motivine gore Gemikaya simgelerinde, Tel Mağzeliyye höyükünde (Munçaev 1980, 488) bulunmuş seramik ile benzerlik teşkil ediyor (tab. I, 10, 11, 16) .
I Kültepeden, II Kültepede, Qızılburunde bulunmuş zommorf ornamentli boyalı kapların benzerleri Urmiye çevresindeki arkeolojik abidelerde tesadüf edilmiştir (tab.I, 17, 18, 19, 20). Nahçivan boyalı qablarının daha geniş dolaşan kedi Urmiye bölgesi için geçerli olmuştur. Çaydanlıklar Nahçivan ve Azerbaycan'ın diğer bölgeleri ile birlikte Urmiye bölgesinde de yaygındır (Çilingiroğlu 1990, 170; Çilingiroğlu 1990, 29). Оrta Tunc çağında Nahçivan bölgеsindе fоrmalaşan bоya bеzеmеli kaplar Sоn Tunc-Еrkеn Dеmir cağına dеgin davam еtmiştir. Transkafkasiyada az rastlanan ya da hiç rastlanılmayan pоlikrоm bоyalar Doğu Anadoluda
T. Halilov
_____________________________________________________________________________________________________________________
131
olduğu kibi Nahçivan bölgеsindе de yоğun оlarak bulunmuşdur.
Nahçivan'ın Ortadoğu kültürü ile alakesinı gösteren maddi kültür örneklerinden bir grubunu arkeolojik abidelerden elde edilmiş üzeri gök şirle kaplanmış, camdan (Şahtahtı, Qızılburun Demyeler v. b), "Cupraea", "Dentalium" tipi baluqqulaqlarından (Sarıdere, Kolanı ve b.) yapılmış boncuklar oluşturuyor. Arkeolojik kaynaklarda "Cupraea" tipi balıqqulağının Hint Okyanusu'nda getirildiği ve onlardan para birimi olarak kullanıldığı belirtilmiştir (Caferov 2000, 62). Bir grup araştırmacılar "Dentalium" tiplerinin Van Gölü havzasından getirildiğini ifade etmişlerdir (Sadıqzade, 1973: 160). "Cupraea", "Dentalium" tipi baluqqulaqlarından hazırlanmış muncuqlarla ilgili belirtilen görüşler farklı olsa da onları birleştiren özellikleri ortaya çıkmıştır. Araştırmacılar bu tip arkeolojik materyallerin Ortadoğu ülkelerinden, karşılıklı ekonomik-kültürel ilişkiler sounucu getirildiğini göstermişlerdir. Üzeri gök şirle kaplanmış pasta boncukların Azerbaycan'a sadece Ön Asya'dan değil, hem de, Mısır'dan getirilmesini ifade etmişlerdir (Djafarov 1984, 55).
Camın ilk olarak nerede üretim yapılması ile ilgili çeşitli görüşler ileri sürülmüştür. Araştırmacıların çoğu şunun ilk vatanının Mısır, bir kısmı ise Babilistan olduğunu kaydetmiştir (Ahmedov 1989, 74). En eski cam örneği Mısır'da, ilk cam eridilen küre ise Doğu Filistin'de bulunmuştur. Doğu Filistin'deki cam eridilen kürenin M.Ö. III binyıla ait olduğu tahmin edilmiştir. Mısır'dan bulunan cam örneği M.Ö. IV-I binyılın ehramlarinta yapılan arkeolojik kazılar sırasında ortaya çıkmıştır. Şunun Mısır'ın kendisinde üretildiği veya getirilme olması deqiqleşdirilmese de, arkeolojik buluntular doğrultusunda ispat edilmiştir ki, M.Ö. 2800 yılında bu bölgede renkli şirden (qlazurdan) kullanılmıştır. 1891-1892 yıllarında Mısır'da arkeolojik kazılar yapan F.Petrinin düşüncesince, en eski cam üretimi merkezi Mesopotamiyanın kuzey kısmı olsa da, ihtimal vermek olur ki, şunun üretimi Kafkasya'da Mısır'dan de önce mevcut olmuştur (Ahmedov, 1989: 74). Araştırmacının fikri spekülasyon olarak kalıp bugüne gibi kanıtlamak olunmasa da, elde edilen maddi kültür örneklerinin karşılaştırmalı şekilde öğrenilmesi, son yılların bulguları bu varsayımın gerçeğe uygun olduğunu gösteriyor. Kaynaklara dikkat edersek görüyoruz ki, Çin'de M.Ö. V-III yüzyıllarda, Roma'da M.Ö. I yüzyılda, Azerbaycan'da ise I-II yüzyıllarda camın üretim yapılmasını kanıtlayan olgular tespit olunubdur. Gürcistan'daki arkeolojik abidelerden elde edilmiş cam eşyası M.Ö. III binyılın sunu-II binyılın öncesine, Haçbulaq, Şamhor, Celilabad, Dovşanlı, Hocalı, Borsunlu, Beyimsorov anıtlarından bulunanlar M.Ö. I binyılın öncesine, M.Ö. X-XI asırlara, Demyeler, Şahtahtı, Qızılburun anıtlarından elde olunanlar ise Orta ve Son Tunç çağına aittirler. Kafkasya'da camın eski zamanlardan üretim edildiğini kanıtlayacak bilgiler olmasa da, şunun üretiminde kullanılan kömür ağaçları (meşe, veles ve b.), soda yatakları ve cam kumu Hazar kıyısında, Hırdalanda, Karabağ ve Azerbaycan'ın diğer yerlerinde haylı mikdarda bulunmaktadır. Daşkesen kobalt yatakları sadece Azerbaycan'da değil, tüm Ortadoğu'da yaygıntır.
Nahçivan'ın Ortadoğu kültürü ile bağlılıkı elde edilmiş metal örneklerde de kanıtlamıştır. Azerbaycan'ın diğer bölgeleri gibi Nahçivan'ın zengin bakır ve polimetal yataklarına sahip olmasına rağmen kalay yatakları bu bölgede yoktur. Ortadoğu ülkeleri kalay yatakları bakımından zengintir (Kaşkay 1973, 165). Tüm Kafkasya topraklarına dahil, Nahçivan'a kalay Yakın ve Orta Doğu ülkeleri ile ekonomik kültürel-ilişkiler sunucunda girmiştir. İkili ekonomik ilişkiler sunucunda metalürji ve metalişlemenin Nahçivan'da gelişimi sa-dece hammaddenin değil, hem de metal örneklerin takas edilmesi ile ilgilidir. Culfa (Aliyеv 1968, 79-81), Qızılburun (Hebubullayev 1959, 100) nekropollerınden bulunmuş Ön Asya tipi hencerler bunu kanıtlıyor. Onların benzerleri Qarabulaq, Hanlar kurqanlarında bulunmuştur.
Nahçivandakı arkeolojik anıtların Ortadoğu kültürü ile alakesi meselesinin öyrenilmesinde elde edilmiş silindi-rik möhürler de önemli yer tutmaktadır. Onların bir kısmı geometrik ornamentlerle bezeli. Bazı möhürlerin üzeri hayvan, insan tasvirleri, çeşitli işaretler nahışlanaraq Ortadoğu kültürü için karakteristik özellik-ler taşıyor. Nahçivandakı arkeolojik abidelerden şimdilik üzerinde adet mühür elde olunubdur. Her biri kendine özgü spesfik özelliklere sahiptir. Şahtahtı ne-kropolunda bulunmuş M.Ö. II binyılın ikinci yarısına ait mühür (Aliev 1991, 188) ikonoqrafiyası açısından Su-riye-Filistin ve Kerkük tipi möhürlerle benzerlik teşkil ediyor. Şunun üzerinde hayat ağacının bir tarafında uzun ebalı, saçları omuzlarına dökülmüş, başına tümör günlük koymuş insan, öbür tarafında ise göğüs-döşe durup başlarını arkaya çeviren iki geçi tasvir edilmiştir. Merdangöl, Muncuqlutepe, Dolmatepe nekropollerından elde edilen M.Ö. II binyılın ikinci yarısına ait möhürler "Mittaniya tipi" möhürler sırasına dahildir (Aslanov, Kaşkay, İbrahimov 1999, 71) Merdangöl nekropolünden tespit edilmiş möhürlerden birinde ayakları qatlanmış geçilir kuş başlı fantastik varlıkla, çapraz çizgili nahışla birlikte verilmiştir. Diğer möhürün üzerinde aynı biçimli geçi dal ayağı üste durmuş şirle, şunu saklayan insan ve kuş tesvirleriyle birlikte çekilmiştir.
T. Halilov
_____________________________________________________________________________________________________________________
132
Nahçivan arkeolojik anıtlarının Ortadoğu kültürü ile alakesinın öyrenilmesinde Nahçivandakı nekropollerde (kabir anıtları) tesbit edilen hayvan kemikleri eski insanların manevi kültürünün öyrenilmesinde önemli yer tutmaktadır. Kabir anıtlarından hayli miktarda çeşitli hayvan kemiklerinin (iribuynyzlu (Bos taurus), dele (Martes foina), kuş (Aves gen), koyun (Ovis), geçi (Capra), cüyür (Capreolus capreolus), geyik (Cervus sp.), Köpek vb) bulunması gösteriyor ki, Azerbaycan'ın bütün bölgelerinde olduğu gibi Nahçivan'da da çeşitli hayvanlarla ilgili defnetme âdeti olmuştur. Onların bir kısmı sadece lokal karakter daşımamış, daha geniş yayılma arealına sahiptir. Köpekle ve atla ilgili defnetm âdeti bu tip arkeolojik kanıtlartır.
Atla ilgili I Kültepe (Abibullav 1982, 255), II Kültepe (Seyidov 1993, 159), I Mahta (Aliyev Aşurov, 1992, 39-40), Şahtahtı (Ağayev 1992, 99) anıtlarında, köpekle ilgili I Kültepe (Abibullav 1982, 250), Sarıdere nekropolünde (Bahşeliyev 2002, 23) defnetme âdeti tespit edilmiştir. Köpekle ve atla ilgili defnetme âdetine Azerbaycan'ın çeşitli bölgelerindeki arkeolojik abidelerle (Gedebey, Qalakend, Hanlar, Dağlık Karabağ, Mingeçevir, Tovuzçay ve b.) beraber olarak Güney Kafkasya, Anadolu, Altay abidelerinde rastlanmıştır. Qoşqu atlarının eslehesi ile birlikte defin olunduğu kabir anıtların (Mingeçevir, Hocalı, Qaraçemenli) ginetik açıdan Hurrilerle bağlı ilişkili olduğu kayıt edilmiştir (Kuliyev 2008, 214). Hurriler M.Ö. II-I binyılda Kuzey Mesoopotomiyadan Güney Kafkasya'nın merkezinedek tüm araziyi tutmuşlardır. Onların zengin maddi kültürü Ortadoğu'da yaşayan bütün halklar için örnek olmuştur.
Köpekle ilgili defnetme âdeti Güney Mesopotomiyadakı Ur (Müseyibli 2008, 7-8), Kuzey Mesopotomiyadakı III Yarımtepe, (Merpert, Munçaev 1982, 145), Suriye'deki Tell Hazine (Munçaev, Merpert, Bader 1990, 15), Doğu Anadolu'daki Yoncatepe (Belli, Konyar 2001, 154) anıtlarında tespit edilmiştir.
Nahçivan arkeolojik anıtlarının Ortadoğu kültürü ile alakesi Gemiqaya abidesindeki petroqliflerde de müşahede edilebilir. Yapılan araştırma onu gösterir ki, Gemikaya anıtında Nahçivanın Ortadoğu kültürü ile ekonomik-kültürel ilişkilerini, bu kültürün etkisini yansıtan çoklu sayıda kayaüstü tasvir yer alıyor. Şunların içerisinde hayvan tasvirleri önemli yer tutmaktadır. Tasvirler basit ve bileşik kompazisyalı olmakla bir-birinden ferqlenirler. Şuradakı kayaüstü tasvirlerin bir gurupunda keçi tek, çift, gurup halinde, bazılarında ise sırt üstü çizilerek Anadolu (Aliyev 1993, 66), İran, Ön Asya (Bahşeliyev 2002, 42-44) ve diger petroqlifler ile benzerlik teşkil ediyor ve kültürlerarası bağlılıkların olduğunu gösteriyor. Kaynaklara esasen şunu kaydetmek olur ki, keçi ile ilgili efsane ve rivayetler çok eski kökenlidir, Orta Asya ve Sibirya'da yaşayan Türk halklarının arasında Al-Albastı, Al karısı keçi şeklinde tasavvur edilmiştir. Tuvalılarda aile ocağı ile ilgili törenlerde başı sarı keçi kullanılmıştır (Sеyidоv 1994, 16, 162). Altaylar çocuğu dağ keçisinin kemiki aracılığıyla kötü ruhlardan korumuşlardır (Sеyidоv 1969, 89).
Yapılan araştırma onu gösterir ki, Gemikaya anıtındakı bu türlü kayaüstü tasvir basit ve bileşik kompazisyalı olmakla bir-birinden ferqlenirler. Basit kompozisiyalı resmlerde keçi tek ve ya sürü halinde hiçbir ek tarif olmadan verilmiştir. Bileşik kompozisiyalı resmlerde keçi çeşitli biçimde, svastika, hayat ağacı, insan ve başka tasvirlerle birlikte çekilmiştir. Bu türlü tasvirler Ortadoğu'daki M.Ö. IV binyılın ikinci yarısı-III binyılın öncesine ait resmi sanatları için karakterik motiflerdendir. Tepe Kavranın Erken Uruk dönemine ait mühürlerinin üzerinde şu türlü bir-birine ters yönde birer hayvanlar verilmiştir (Lloyd 1984, 96). Suriye'deki I Tel Hazine yerleşim yerinin son Uruk-erken sülalə dönemine (M.Ö. IV binyılın sonu-III binyılın başları) ait tabakasından üzerinde birer hayvan tasviri bulunan taş mühür bulunmuştur. (Munçayev, Merpert, Amirov 2001, 111-112). İran'da Suz A anıtında bulunan M.Ö. IV binyılın ikinci yarısına ait mühürlerin üzerinde de birer hayvanlar çekilmiştir (Çayld 1956, 35). Şu anıtdakı hayvan tasvirlerinin bir grubu sxematik şekilde çizilmiştir. Onların vücudu kaşa üçgen şeklinde gösterilmiştir. Suz A anıtında bulunmuş mühürlərdən birinin üerinde bu türlü komple bir sahne verilmiştir. Bu türlü kayaüstü tasvirlerin benzerlerine Ön Asya'nın bazı anıtlarında rastlamak oluyor (Çayld 1956, 21) (tab.I, 14, 15).
Gemikaya anıtında oturmuş halde insan tasvirleri de verilmiştir. Şuradakı tasvirlerden bir kısmında insanın ayaklarının sonları ve kolları yukarı yönelmiştir. Bu tasvir biçim ve özelliğine göre Anadolidakı Neolitik dönemine ait olan Çatal Höyük yerleşim yerindeki ibadategahın (pirin) duvarındakı tasvirle benzerlik teşkil ediyor (tablo I, 1, 2). Araştırmacıların bir çoku bunun verimlilik tanrıçasının karakteri olduğunu ifade etmişlerdir (Kotoviç 1983, 143). Şuradakı avcılıkla ilgili qayaüstü tasvırların bazılarının benzerleri Suz I, Suz II anıtlarından bulunmuş kil kab buluntularının üzerinde kayda alınmıştır (Çayld 1956, 215) (tab. I, 12, 13). Gemiqaya höyüğünde bulunmuş «8» biçimli kayaüstü tasvirlerin, ikitekerli araba resimlerinin bir çoku simge-lerin bir kısmı, oradakı shematik işaretlerden bazıları Ortadoğu külrürüne has özellikler taşıyor (tab I, 21, 22, 23, 24).
Yapılan araştırma onu gösterir ki, şu anıtda hayvanların mücadele sahnesini yansıtan çok sayıda kayaüstü tasvir bulunuyor. Şunlar kurtların, kaplanın, panterin keçiyə, boğaye saldırması sahnelerinden oluşuyor. Şu kayaüstü
T. Halilov
_____________________________________________________________________________________________________________________
133
tasvirların bir çoğu Mesopotomiya, Sümer, Orta Asya sanatları ile benzerlik oluşturmaktadır. Gemikayada kaydedilmiş kaplanın boğayı parçalaması tasviri Ur anıtında bulunmuş mühürün üzerindeki resim ile benzerlik teşkil etmektedir (Flittner 1958, 126) (tab I, 3, 4). Gamikaya anıtındakı boynuzları arkaya qatlanmış kurtla üzbəüz durmuş keçi resmi ritüel niteliktedir, belli dinsel ayinlə bağlılık oluşturur (Bahşeliyev 2002, 55, Müseyibli 2004, 98) (tab. I, 5). Tasvirde kurt tek xetle uzun kuyruklu durumda çekilmiştir. Şunun arka ayaklarının üst kısmı bedenine daire şeklinde birleştirilmiştir. Kurtla keçi arasında uzun dalgalı çizgi verilerek tüm Türk halkları için geçerli olan "Kurt ağzı kapatılması» ayini yansımıştır (Kalafat 2006, 314).
Gemikayadakı hayvan tasvirlerinden bir gurupunu boğa resimi oluşturuyor. Şuradakı 40'ın artık araba resminin çoğunda boğa koşku kuvveti gibi verilmiştir. Araba resmlerinden bir gurupu dördn tekerli, bir kısmı ise ikitekerli çekilmiştir (Müseyibli 2004, 18). Şu kayaystü tasvirinden ikitekerli araba resimlerinin bir çoku Ortadoğu'daki arkeolojik anıtlarda (Xurvin (Tahran'ın kuzeydoğusunda), Kaluraz (Gilan)) bulunmuş yüklü hayvan figürü, araba modelleri (Yusifli 1992, 17, 23) ile mantıksal açıdan bağlılık oluşturarak insanların ekono-mik hayatını ve dini-ideolojik görüşlerini öğrenmeye yardım gösteriyor. Araştırmalar gösteriyor ki, boğanın boynuzları ile Ön Asya allahlarının ve allahlaşdırılmış hükümdarların baş giysileri bezetilmiştir. Eski Doğu halklarının tarihinde boğa totemi çeşitli biçimlerde ken-dini göstermiştir. M.Ö. II binyılın sonu I binyılın başlarına ait Xurvin (Tahran'ın kuzeydoğusunda), Kalu-raz (Gilan) anıtlarında boğanın ilahiləşdirilməsi ile ilgili çoklu maddî-kültür örnekleri bulunmuştur. Mısır'da Allah Opis, Ikiçayarasında ise Şedu ve Lamassu boğayı temsil etmiştir (Yusifli 1992, 26, 114). Türk halklarının tarihinde boğanın kutsallaşdırılması ile ilgili hayli mik-tarda efsaneler oluşmuştur. Şunlarda boğa güç, kuvvet, verimlilik sembolü olarak kutsallaşdırılmıştır. Kırgızlar, Uygurlar ve diğer türkçe konuşan halklar boğanın kutsallığını belirtmek için onu gök renkli tasavvur etmişlerdir. Burada gök renk Tanrı simgesini bildirmiştir (Sеyidоv 1969, 160).
Kaynaklar şunu gösteriyor ki, Kırgızlarda gök renkli boğayla ilişkin haylı efsaneler bulunuyor. Şu efsanelerin birinde buğanın susamış çobanlara boynuzları ile yeri kazıyıp su çıkararması, şunları ölümden kurtarması, şu buğanın boynuzları arasında yeri saklaması kayıt edilmiştir. Antik «Maaday Siyah» efsanesinde boğanın boğanın kutsallığı bi kader farklı şekilde verilmiştir. Şu efsanede Merqenlə çarpışan boğa, ayrıca Buğaçın kazandığı boğa Erlik mifik imgenin zoomorf şekline düşmesi gibi gösterilmiştir (Sеyidоv 1969, 163, 168). Uruk kültürüne ait mühürlerden birinin üzerindeki kayık, onun içerisinde insanlar, düzbucaqlar biçiminde verilmiş yük ve yüklü boğa tesdvirinde de boğayla ilgili insanların dini-ideolojik görüşlerinden bahsedilir (Masson 1989, tab. 19).
Gemikaya anıtındakı kayaüstü tasvirlerin içerisinde kopek, at resmleri de ilmi önem taşıyor. Şurada köpek tasvirleri birkaç yerde kayıtlı alınmıştır. Şunlar tek ve ya kalın çizgilerle dövme, sondaj yöntemi ile çekilmiş, basit ve karmaşık kompozisiyalı olmuşturlar (Aliyev 1993, 27, 32). Biçim ve özelliklerine, çekilme teknoloji-sine ve kompozisiyasına göre bir-birinden farklenirlre. Şunların bir kısmında köpek kulaklı verilse de, bazılarında kulaksız çekilmiştir. Diğer qayaüstü tasvir gibi onlar da eski insanların yaşam tarzı, dini-ideolojik görüşleri ile bağlılık oluşturur. Şunlar Orta Doğu anıtlarından bulunan köpekle ilgili maddi kültür örnek-leri ile mantiki bakımdan bağlılık düzenleyerek kültürlerarası ilişkilerin olduğunu gösteriyor.
At resimleri biçim ve özelliklerine gore değişikdirler. Şunların bir kısmında atlar boğa tasbirlerinde olduğu gibi koşku kuvveti gibi verilmiştir. Atların ilk olarak Azerbaycan'da ne zaman kullanımı hakkında somut bilimsel fikir olmasa da, kaynaklar şunu gösteriyor ki, Şümerler milattan 2000 yıl önce, Mısırlılar 1400 yıl önce, Babiller 1200 yıl önce attan binek aracı olarak kullanmışlardır (Ahmedov 1989, 23). Atla ilgili I Kültepe (Abibullav 1982, 255) II Kültepe (Seyidov 1993, 159) I Mahta (Aliyev, Aşurov 1992, 39-40), Şahtahtı ( Ağayev 1992, 98-101) anıtlarında, köpekle ilgili I Kültepe(Abibullav , 1982: 225), Sarıdere nekro-polünde (Bahşeliyev 2002, 23) defnetme âdeti tespit edilmiştir. Köpekle ve atla ilgili defnetme adetine Azerbaycan'ın çeşitli bölgelerindeki arkeolojik abide-lerle (Gedebey, Qalakend, Hanlar, Dağlık Karabağ, Mingeçevir, Tovuzçay ve b.) beraber olarak Güney Kafkasya, Anadolu, Altay anıtlarında rastlanmıştır. Köpekle ilgili defnetme âdeti Güney Mesopotomiyadakı Ur (Müseyibli 2008, 7-8), Kuzey Mesopotomiyadakı III Yarımtepe, (Merpert, Munçayev, 1982, 144), Suriye'deki Tell Hazine (Munçayev Merpert 1990, 20), Doğu Anadolu'daki Yoncatepe (Belli, Konyar 2001, 154) anıtlarında tespit edilmiştir.
Gemiqaya höyüğündeki kollarını yanlara açmış, insanın ayaklı gösterildiği atlı tasvirlerinin bir kısmı Ortadoğu kültürüne özgü özellikler taşır. Bu tip qayaüstü tasvirlerin bir kısmı Sialk B nekropolünda tespit edilmiştir (tab. I, 6, 7). Qoşqu atlarının eslehesi ile birlikte defin olunduğu kabir anıtların (Mingeçevir, Hocalı, Karaçemenli) ginetik açıdan Hurrilerle ilgili ilişkili olduğu kayıt edilmiştir (Guliyev 2008, 214-215). Hurriler M.Ö. II-I binyıl Kuzey Mesoopotomiyadan Güney Kafkasya'nın merkezinedek tüm araziyi tutmuşlar. Onların zengin maddi kültürü Ortadoğu'da yaşayan bütün halklar için örnek olmuştur. Şu anıtda tesbir edilmiş kuş tasvirlerinde, skematik karakterli resmlerde ve b. de Ortadoğu kültürü ile bağlılıkın
T. Halilov
_____________________________________________________________________________________________________________________
134
olduğu bulunuyor (tab. I, 10, 11). Şuradakı kuş tasvirlerinden bir grupu biçim ve özelliyine gore Helef kültürüne ait özellikler taşıyor (Merpert, Munçaev 1982, 146) (tab. I, 8, 9).
Yapılan araştırma sоnuçlarına dayanarak şunları söylеyеbilеriz: Nahçivandakı arkeolojik abidelerle Ortadoğu külturu arasında bağlılık bulunmaktadır. Tayfalararası karşılıklı ekonomik-kültürel ilişkiler sonucunda Ortadoğu kültürü Nahçivan'da yayılmıştır. __________________________________________ KAYNAKÇA
Aliyev, V.H., S.H. Aşurov 1992 Mahta tunç dönemi anıtları hakkında. Azerbaycan'da Arkeologiya ve Etnografya ilimlerinin son sunuçlarına konulu bilimsel konferansın materyalleri, 39-40
Aliyev, V.H, S.H. Aşurov 1992 Mahta tunç dönemi anıtları hakkında. Azerbaycan'da Arkeologiya ve Etnografya ilimlerinin son sunuçlarına konulu bilimsel konferansın materyalleri. Bakü, Bilim, 39-40
Aliyеv, V.H. 1993 Gemikaya anıtları. Bakü, Azerneşr, 79
Aliev, V.Q. 1991 Kultura epohi sredney bronzı Azerbaydjana, Baku, Bilim, 256
Aliyev, V.H, S.H. Aşurov 1992 Mahta Tunç Devri Abideleri Hakkında. Arkeolojiya ve Etnografiya İlimlerinin Son Sonuçları Konulu Bilimsel Konferans Materiyalleri. Bakü, Bilim, 39-40
Ağayev, Q.H. 1992 Şahtahtının dört tunç dönemi lahit abidesi hakkında. Azerbaycan'da arkeoloji ve etnoqrafiya bilimlerinin son sunuçlarına konulu bilimsel konferans materiyalleri. Bakü, Bilim, 98-101
Ahmedov, Q.M. 1989
Bu güne nasıl gelib çıhmışıq Bakü: Az.SSR EA, 118. Aliyеv V.H. (1968). Culfa arkеоlоjik buluntuları. Azеrbaycan Bilimlеr Akadеmisinin Habеrlеri, № 3, Bakü, Bilim, 72-86
Abibullav, O.A. 1982
Eneolit i bronza na territorii Nahiçevanskoy ASSR, Baku: Bilim, 314
Aslanov, Q.M., S.M. Kaşkay, B.İ. İbrahimov 1999
Mardangöl nеkrоpоlünün materyalleri. Azerbaycan arkeologiyası, № 3-4, Bakü, Hazar Üniversitesi, 69-72
Bahşeliyev, V.B. 2004
Nahçivan'ın eski aşiretlerinin manevi kültürü. Bakü, Bilim, 320. Bahşeliyev V.B. (2002). Nahçivan'ın Erken Demir dönemi kültürü. Bakü, Bilim, 128
Bahşeliyev, V.B. 2002
Gemikaya tasvirlerinin poetikası. Bakü, Bilim, 128
Belli, O., E. Konyar 2001
Excavaition of Van-Yoncatepe fortress and nekropolis (1997-1999). İstanbul University s contributions to archaeology in Türkey (1932-2000) İstanbul, 150-156
Caferov, H.T. 2000 Azerbaycan M.Ö. IV binyılın sonu-I binyılın başlarında (Karabağ'ın Qarqarçay ve Terterçay havzasının materyalleri bazında). Bakü, Bilim, 187
Cafarov, Q.F. 1984 Svyazi Azerbaydjana so stranami Peredney Azii v epoxi bronzı i ranneqo jeleza. Baku, Bilim, 106
Çayld, K. 1956
Drevneyşiy Vostok v svete novıx raskopok. Moskova, Nauka, 303
Çilingiroğlu, A. 1990
Van-Urmiye boyalıları işığında degerlendirilmesi. Türk Tarih konqresi, Х, 169-173
Çilingiroğlu, A. 1990
Gazentep muzesindeki Van-Urmiye boyalıları. Ege Universitesi Arkeoloj ve Sanat Tarihi Dergisi, В, 25-44
Flittner, N.D. 1958
Kültüra i iskustvo Dvureçya i sosednıx stran. Leninkrat-Moskova, Nauka, 300
Hebubullayev, O.H. 1959
Kültepede arkeolojik kazılar. Bakü: Az.SSR EA, 134
Kuliyev, F.E. 2008
Azerbaycan'ın kurqan anıtlarında at gömülmesi. Bakü, Bilim, 300
Kuşnareva, K.H., T.N. Çubinşvili 1970
Drevnie kulturı Yujnoqo Kavkaza. Leningrad: Nauka, 191
Kaşkay M.A., İ.R. Selimhanov 1973 İz istorii drevney metallurqii Kavkaza. Bakü, Bilim, 223
T. Halilov
_____________________________________________________________________________________________________________________
135
Kalafat, Y. 2006
Balkanlardan Uluğ Türkistan'a Türk halk inançları (Tatarlar, Hakaslar, Kırqızlar, Boşnaklar, Anahtarlar, Edigeyler, Arnavutlar, Karaçaylar, Qreqoryanlar, Romanya, Şumnu-Burqaz, Gürcistan-Karaçöp, Kıbrıs, Rodas, Tacikistan, Suriye Türkleri). III-IV cilt. Ankara, Berikan yayın, 556
Kotoviç, B.M. 1983
Nekotorıye dannıye o svyazyak o Dakestana i Peredney Azii v drevnosti. Sredney Azii, Kavkaz i Zarubejniy Vostok v drevnosti. Moskova, Nauka, 290
Lloyd, S. 1984
Arkeolojiya Mesopootomii. Moskova, Nauka, 279
Masson, B.M. 1989
Pervıye çivilizaçii. Leningrad, 490
Müseyibli, N.E. 2004 Gemigaya. Bakü, Çaşıoğlu, 320
Müseyibli, N.E. 2008
Eski Azerbaycan'da köpeklerden kullanım ve köpek kultu. Azerbaycan arkeologiyası ve etnografiyası, Bakü: Nafta-Press, 5-30
Munçaev, R.M. 1975
Kavkaz na Zare epohi bronzı. Moskova: Nauka, 414
Munçaev, R.M. 1980
İssledovaniya poseleniye Tell Maqzaliya i Yarımtepe III ve Mesopotomii. Arheoloqiçeskiye otkrıtiya, 1979, Moskova: Nauka, 487-489
Munçaev, R.İ., N.Y. Merpert, N.O. Bader 1990 Tell Hazna I. Sovetskaya arkeoloqiya, № 3, Moskova, Nauka, 15-24
Munçayev, R.M., N.Y. Merpert, Ş.N. Amirov 2001
Tel Hazna I. Rossiyskaya arkeoloqiya, Moskova, 110-114
Merpert, N.Y., R.M. Munçaev 1982 Poselenie ubeydskoy kulturı Yarımtepe III ve severnoy Mesopotomii. Sovetskaya arkeoloqiya, № 4, Moskova: Nauka, 144-150
Seyidov, A.Q. 1993
Pamyatniki Kuro-arakskoy kulturı Nahiçevani. Baku, Bilgi, 1993, 164
Sadıqzade, Ş.Q., N.V. Minkeviç-Mustafaeva 1973
Ukraşeniya s izobrajeniyami jivotnıh i ptiç v drevnem Azerbaydjane / MKA, t. VIII, Baku, Bilim, 154-162
Sеyidоv, M.M. 1969
Аzerbаycаn hаlkının sоykökünü düşünerken. Bаkü: Yаzıçı, 496
Seyidov, A.Q. 1993
Pamyatniki Kuro-arakskoy kulturı Nahiçevani. Baku, Bilgi, 164
Sеyidоv, M.M. 1994
Kаm-Şаmаn və оnun kаynаklаrınа ümumi bаkış. Bаkü, Genclik, 232
Yusifli, Y.B. 1992
Eski Doğu tarihi. Bakü: Bakü Üniversitesi, 246
Comments